Anne ve babalarınız, yanı sıra bilumum yedek parça akrabalarınız ile eş - dostunuza tembihleyin artık sormasınlar. Evet, evet sormasınlar.
Bakkal Hüseyin Abi'yi içim kan ağlayarak aldattığım vakitlerde süper markette karşılaştığımızda, kolay kolay olmaz ama kırk yılın başı camide rast geldiğimizde, apartmanda topuklarım götüme vura vura yukarı katlara doğru çıkarken ya da aşağı katlara doğru götüm götüm ilerlemek sureti ile inerken, aklıma gelip dilim varmadığından söyleyemediğim ve aklıma gelmediğinden ötürü içimde "cuk!" oturup kalan söyleyemediğim diğer mekanlarda hiç beklenmedik zamanlarda denk düştüğümüz o üç - beş dakikalık arada (ne olur?!) sormasınlar artık.
- "Neyi?"
Yıllar yılı hayatımın bir parçası olmuş ve de olmaya devam edip bununla yetinmeyerek daha da devam edecek öğrenciliğimi ve devamında... Nerede okuyor olduğumu, olduğum yeri öğrenmelerine (ve yaşadığımız ülkede üniversiteler ile yan sanayi ürünlerine bulunduğu şehrin isminin veriliyor olmasına) rağmen okulumun ismini, ismi yetmediği vakit bölümüm ile cismini ve daha da ileri giderek bokunu çıkartmak istermişçesine mezun olduğum zaman ne olacağımı - yapacağımı... Evet bunları sormasınlar. Ben peşin peşin söyleyeyim, söyleyeyim de siz buyrun iletin;
"Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Alaplı Meslek Yüksek Okulu Güzel Sanatlar Fakültesi Kaporta / Cila Bölümü"
- "Okuyom ben ya!"
Paylaş
